Merhaba ben Mehmet Kurt. Genç arkadaşlarımıza Adana’da BMX’in, daha doğrusu bisiklet kültürünün nasıl başladığı anlatmaktan başlayacağım önce.
Adana’da bisikletin yaygınlaşmasının en önemli sebebi İncirlik hava üssünde yaşayan Amerikalı askerler ve görevli personelin bisiklet tutkusudur aslında. Dolaylı olarak bu tutku bi Adanalılara geçmiştir.
Bana gelince, ben aklım erdiğinden beridir bisiklete tutkunum. Çocukken 3 tekerlekli kırmızı bir bisikletim vardı, daha sonra 12 jant dediğimiz mavi bir bisikletim oldu. Sonradan büyükbababmların Almanya’dan getirdiği 20 jant kırmızı kontra pedal bisiklet hala unutmadığım bir bisiklettir. 2 tekerlekli bisiklete alışmam da bu bisikletle başlamıştır. Daha sonra büyük kuzenlerimden Ahmet abim bana BMX marka bir bisiklet satın aldı ve böylece BMX dünyasına adımımı atmış oldum. Yanılmıyorsam yıl 1985’ti. Bu bisiklet o zamanlarda en favori hareketlerden olan “wheelie” yi yapmaya başladığım bisiklet oldu. Benim için hayatımda çok büyük yeri olan bu bisikletim evimizin avlusundan çalındığında adeta yıkılmıştım.
O dönemlerde bisiklet çok büyük zenginlikti. Daha sonra akrabamız olan Mustafa abinin kullanmadığı Alman malı geçme kadro bisikletini bana hediye etmesiyle dünyalar tekrar benim olmuştu. O sıralarda hem okuyup hem de çalışıyordum. Malum çocuk yaşta boş kalırsanız serseri olursunuz zihniyeti ailelerin en büyük korkusuydu. Bu bisiklet benim o dönemin Şenol abiyi, Orhan abiyi, Halil abiyi, Veysel’i, Çerezci Kenan’ı ve Adana’da ilk cross bisikleti kullanan ekibini tanımamı sağladı. Ancak bu bisikletim de bir arkadaşıma bakmak icin bir atari salonuna girmem sonucu calındı
Sene 1987/1988. Bu kişiler bir idoldu. Arka tekerde zıplıyor, bisikleti pedallar yere değene kadar yatırıp “O” dönüşü yapıyor, ön tekerde zıplıyorlar ve daha neler neler yapıyorlardı. Bu gruba girmek kolay olmadı. Onlarla arazide cross yapmak, inişler yapmak büyük zevkti.Grupta kullanılan bisikletler o dönemin en pahalı olan bisikletlerindendi. Cr.mo duz maşalı, amartisörlu bisikletlerdi. Sadece İncirlik’ten gelen dergilerde görüyorduk bu bisikletleri ve İncirlik’teki askerlerden ve bazı bu bisikletlerden anlayan bisikletçilerden 2. el alabiliyorduk.
1989 yılı idi. Birgün arkadaşımın birini bir BMX sürerken gördüm. Bu ne? deyip elinden aldım. Çok küçük gelmişti ve sonra bundan edinmeliyim dedim. Nikelajlı aliminyum jantlı bir tane Cupaş marka bisiklet yaptım, sonra başladım İncirlik’ten gelen ve Amerikan pazarı denilen yerden aldıgımız dergilerden bakarak hareket çalışmaya. Bunny Hop, ön tekerde zıplama gibi hareketleri yapmaya başlamıştım.
Daha sonra bir gün mersine gittim. Bir baktım ki orada sahilde bizim gibi BMX süren arkadaşlar var.Deli Metin, ifet Volkan, Çiçekci Ahmet v.s. Tanıştık, kaynaştık. Hemen hemen her hafta ya onlar Adana’ya ya da biz Mersin’e gittik. Daha sonra duyduk ki Antep’de de BMX sürenler varmış. Bir gün Mersinlilerle anlaştık toplandık Antep’e gittik. Oradaki arkadaşları bulduk, tanıştık. Luluk Baba denilen bir yere kendi çabalarıyla yaptıkları toprak rampaya gittik. O yıllar polisin BMXlileri kovalıdığı, sporun yasaklı olduğu yıllar…
Zaman içerisinde İncirlik’ten gelen bisikletler ve bizim kabileyetlerimiz birleşip cok buyuk bir aile olduk. Antep, Mersin, Adana her hafta bir yerdeydik. O dönemde dostluk ve verilen söz çok önemli idi, herkes sadıktı, bir şey yapılacaksa ortak karar alırdık. Adana’ya yoğun uğraşlardan sonra rampa bir yaptırdık. Şehrin 10 km kadar dışındaydı. Hemen hemen her fırsatta oraya giderdik ve yıllar geçtikce imkanlar arttı , BMX’ler ve BMX’çiler çoğaldık.
İstanbul’da Ataköy’de rampa olduğunu duyuyorduk. Satılık bir BMX var dediler, bir telefon bulduk ve aradık. Bisikleti almaya ta İstanbul’a gittik. Orada Murat, Boğaç, Sadi, Güven, Cenk v.s. kişilerle tanıştık. Orada rampaları görüp neden bunlardan yapmıyorum dedim kendi kendime. Uçmak çok çok guzeldi ve uçup hareket yapmalıydım. Kankam Emre ile yapalım dedik ve belediyeden sadece yer istedik. Uzun uğraşlardan sonra yer verildi ve gücümün yettiğince kendi rampalarımı yapmaya başladım.Üstüne askere gittim, ben askerdeyken rampalar çalındı.
Aile baskısı ile BMX aşkımın kırılması, hayal kırıklıkları, BMX aşında harcadığım onca para üstüne ilgim BMX’ten yol ve MTB bisikletlerine kaymaya başladı. MTB milli takımına seçildim, kamplar yarışlar v.s ve şimdi yıl 2016. Ben herşeye rağmen tutkumun peşinden gittim ve şimdi bisiklet üzerine bir işim var. Tüm BMX ve bisiklet tutkunlarına sevgiler.