Türkiye'de BMX'in Sesi! | Voice of BMX in Turkey!

Akman Atılgan 23.04.2019


BMXTR olarak 2019 senesinin ilk röportajını uzun süredir tanıdığımız ve BMX’e tutku derecesinde bağlı bir sporcumuz olan Kerem TAVUKÇU ile yaptık. Onun BMX tutkusu herzaman ilgimizi çekmişti, ve biz sordukça ve o cevapladıkça gördük ki Kerem aslında BMX’te yeni jenerasyonla eski jenerasyon arasında bir köprü gibi. Kerem hem gelecekte BMX’le ilgili neler yapmak istediğini bizimle paylaştı hem de günümüz BMX’inin kendi gözünden bir analizini yaptı. Neticede çok keyifli bir röportaj çıktı ortaya. Ve röportajımız başlasın!

BMXTR: Kerem merhaba, röportajımıza katıldığın için teşekkürler. Şu anda İstanbul’daki sürücülerin en eskilerinden birisindir diye tahmin ediyorum doğru mu?

K.T.: Merhaba, en eskilerden biriyim evet. Bizim yaş grubu kemale erdi artık :)

BMXTR: Kaç yaşındasın tam olarak?

K.T.: 28 Yaşındayım

BMXTR: BMX’e nasıl başladığını anlatmadan önce bize biraz ailenden bahseder misin?

K.T.: Anne Baba, 4 erkek kardeşiz. Ben 2 numarayım

BMXTR: Ooo aile kalabalık. Aynı evde misiniz hepiniz?

K.T.: Abim evli o hariç aynı evde yaşıyoruz. Bir küçüğüm ve BMX'lerim ile aynı odayı paylaşıyorum. Ama yakın zamanda ayrılıyorum evden malum.

BMXTR:  E tabi evlilik yakın. Ne zamandı ?

K.T.: Evet kısmetse Ağustos.

BMXTR: Nişanlının BMX’le arası nasıl?

K.T.: Kendisi aslında müzikal tiyatrocu ve aynı zamanda dans eğitmeni. Paten de sürüyor ama sayemde artık bir BMX’i var :) Ona bir oldschool BMX restore ettim ve hediye ettim.



BMXTR:
Ooo bu harikaymış. Aslında senin bu oldschool BMX konusundaki merakın da dikkatimizi çekiyor. Sanırım BMX’le nasıl tanıştığınla alakalı bir durum bu. Bize nasıl başladığını anlatır mısın?

K.T.: 2005-2006 yıllarıydı sanırım. TV’de motocross yarışlarını seyrederdim ve kafamda epey yer edindi. Nasıl yaparım diye arayışlara girdiğimde maliyet olarak çok imkansız olduğunu anladım. Ama BMX race bu spora oldukça benziyordu. Daha sonra mahallemizde Zirve Bisiklet’in sahibi halen de görüştüğüm sevgili Cumali KIZIK abimle tanıştım. Arkadaşlarıyla toplanıp bunny hop gibi hareketler yaparlardı. 15 16 BMX'i dizip üstünden atlamalar falan…Ben de onların arasına karışarak BMX olayına bulaşmış oldum.



BMXTR:
Ne varsa Anteplilerde var zaten :)

K.T.: Adamlar sürüyordu abi o zamanlar :)

BMXTR: Peki ilk bisikletin neydi?

K.T.: BİSAN BMX. O zamanlar alabildiğimiz doğru düzgün ve ucuz tek bisiklet oydu. O zamanlar için de gayet iyiydi.

BMXTR: Evet bizim zamanımızda da yani 80’lerde de BİSAN o zamanın en iyi Türk BMX’lerini yapıyordu. Peki o yıllarda kimler sürüyordu İstanbul’da?
K.T.: Şimdi düşününce o yıllardan süren kimse kalmadı hakikaten. Antepli abilerimiz vardı. Mesela Ahmet Yordam bana bunny hop konusunda yardımcı olurdu. Resimde motorun üzerinden atlayan kendisidir. Mehmet Yazıcı, Hakkı abi, Gokay, Ertuğrul, Levent, Yiğit, Mami (Mehmet Hiltan), Ertan abi ve daha hatırlayamadığım bir sürü sürücü vardı.



BMXTR:
Mehmet çok az sürüyor diye biliyorum. Gökay sanırım halen sürüyor. Mami sürüyor mu?

K.T.: Gökay’la hala beraber sürüyoruz. Mami yılda bir sürüyor. Antep’te rampada bileğini kırdı, platin takıldı, o yüzden fazla sürmüyor. Ayrıca Taner Erdaş, Tolunay Çoban gibi arkadaşlarla da sürerdim, BMX’e başlamalarında payım vardır.

BMXTR: İş hayatına ne zaman atıldın?

K.T.: 12-13 yaşından beri çalışıyorum. Hem iş hem okul. Bulaştı üstümüze çalışmak bırakamıyoruz :)

BMXTR: Çalışmak iyidir. Peki BMX hayatında hep var mıydı çalışırken de?

K.T.: Evet hep vardı. Başladığım zamandan itibaren sürmek bana hep iyi geldi. Çalışsam da haftada en az 1 kere sürüyorum. Ben sadece sürmeyi değil BMX’i de seviyorum.



BMXTR:
Evet bu önemli bir söz. Sanırım iyi bir konu yakaladık. Neden seviyorsun, nasıl seviyorsun, neler hissediyorsun BMX hakkında?

K.T.: Benim BMX’in kendisiyle, parçalarıyla BMX’le ilgili herşeyiyle aramda bir bağ var. Bazen sadece karşısına geçip izlemek için bile BMX topladığım olmuştur. 2010 yılında kendi kadromu yaptım mesela. Kadronun chainstaylerini başka bir BMX’ten kesip birleştirmiş olsam da benim yaptğım bir BMX’ti :)





BMXTR:
Şaşırtıcı! Kaç inch bu? Old school kelepçe de takmışsın!

K.T.: 20.50” Tabii ki. Old school ruhumuzda var:) Jantlar 72 telliydi. Fir Jantlar. Uygun göbek yoktu. İlave delikleri Suzue göbeğe matkapla kendi ellerimle açtım.

BMXTR: Tabi 72 telli jant için 36 delikli flanşlı göbek yok…

K.T.: Aslında şuna değinmek istiyorum. Benim sürdüğüm zamanlarda parça denen bir şey yoktu. Satan yoktu. Dışarıdan getirme imkanı yoktu. Bu imkansızlıklar bizleri bunları yapmaya itti hep.
BMXTR: Evet BMX’in en zavallı olduğu yıllar.

K.T.: Şimdiki çocuklar parça beğenmiyorlar. Ellerinde her türlü imkan var. Ne istersen alabiliyorsun.

BMXTR: Evet biraz öyle.

K.T.: BMX bulamıyorduk. Durmadan kadrolar kırılıyordu. Parça yok, uzun süre bu sebepten binemiyorduk, hareket çalışamıyorduk.
BMXTR: Evet biraz sinir bozucu. Ben de seninle konuşurken eskileri hatırladım. Kredi kartı yoktu, internet de yoktu. :) Peki bir baştan alalım şimdi. Önce motocross seyrettin sonra BMX yarışlarına özendin ve neticede kendini street yaparken buldun di mi? Çünkü BMX yarışı yapmak da mümkün değildi pist olmadığı için…

K.T.: Evet ilk başladığımda yaptığımız hareketler kısıtlıydı. Genelde bunny hop üzerine yoğunlaşmıştım. Belki başka bir kaç hareket daha. Sonra 2010-2011 yıllarında tam anlamıyla streete geçtim. Parkların ve Pistlerin olmaması da sokak disiplinine geçmemizi sağlayan etkenler diyebilirim.



BMXTR:
Peki Kerem şimdi 28 yaşındasın. 28 aslında bir sporcu için hala çok verimli bi yaş. BMX’ten sürücü olarak bir beklentin var mı gelecekte sportif başarı anlamında?

K.T.: BMX’ten beklentim tabii ki var. Şu an street sürüyorum herşey yeni yeni yerine oturduğu için biz biraz ortalarda kaldık. Buna hayat şartları da eklendi ama federasyonun ve sizlerın sayesinde racing yarışlarının başlayacak olması bende sportif başarı elde etmek adına motivasyon sağlayacak. Şu anki hedefim orası.

BMXTR: Racing daha mı çok ilgini çekiyor?

K.T.: Dediğim gibi BMX’e bunu hayal ederek başladım. Bana iyi geliyor bu düşünce. Bu tabii ki demek değil ki street de sürmeyeceğim. Tabii ki street de süreceğim.

BMXTR: BMX racing çok güzel bir spor. Ancak çok kondüsyonlu olmak lazım. Ağırlık çalışmalarından kardiyoya kadar yapmak lazım. Bu işin üzerine düşersen ben senin fiziğini de racing için çok uygun görüyorum. Doğru diyet ve kondüsyonla başarabilirsin. Ayrıca Sakarya’da yeni yapılan güzel bir pist var. İstanbul Maltepe sahilindeki pist de ıslah edilecek.

K.T.: Evet bunların farkındayım. Aslında geçen sene Gökay Demir’le beraber düzenli olarak spor yaptık Maltepe’deki yarış pistinde,  ancak yarış iptal olunca ciddi hayal kırıklığı yaşadık. Çünkü neticede işi gücü olan insanlarız, vaktimiz de kısıtlı.

BMXTR: Maalesef o sene talihsizlik oldu o konuda. Ancak bu sene yarışlarımız olacak.

K.T.: Evet bu sene federasyon takviminde açıklanmış. Merakla takip ediyorum.

BMXTR: Peki Kerem sürücü olarak BMX’teki hedeflerini öğrendik. BMX sevgin ile ilgili hedeflerini biliyoruz. Bunları biraz açıklar mısın? Ranktan söz edelim mesela biraz. Rank ne demek? Bu ismi nasıl buldun?

K.T.: Arkadaş ortamında BMX sürerken bir hareketi ne zaman tamamlasam “Rank” derdim. Bu şekilde türedi. Aslında İngilizce de rütbe demek. Çok iyi çok güzel harika gibi bir anlamlarda da kullanıyorduk Rank kelimesini. Sonradan herzaman aklımda olan ve BMX için bir şeyler yapabilmek arzusunu markalaştırmayı düşündüm. Ve böylece Rank bir marka olarak kafamda şekillendi. Aslında Gökay Demir’le beraber yapmak istediğimiz işin markası haline geldi ancak birşeyler ortaya çıkmadan daha fazla detay vermek istemiyorum. Rank adında bir YouTube kanalımız da var. İlgilenenler orada yaptığımız işleri aşağıdaki youtube kanalında seyredebilirler:

https://www.youtube.com/channel/UCqueh9aSqddT87Oo8TuaiWg 


 

BMXTR: Güzel, umarım bu konudaki hayallerinizi gerçekleştirebilirsiniz. Peki Türkiye’de ve Dünyada hangi sürücüleri beğeniyorsun?

K.T.: Streette Steve Churchill, Allex Kennedy, Chad Kerley, Garret Reynolds, Parkta da Daniel Dhers Mark Webb sevdiğim sporcular arasında. Yerli sporculardan en çok beğendiğim sürücü Bora Altıntaş. Bunların yanında birçok yetenekli genç arkadaşlarımız var bildiğiniz gibi.

BMXTR: Peki İstanbul dışından sürücülerle takılıyor musun hiç?

K.T.: Hemen hemen tüm sürücüleri tanıyorum konuşuyorum ama şehir dışına sürmek için çıkmıyorum. İstanbul’a gelen sürücü arkadaşlara eşlik ediyorum. Kimseyle bir sıkıntımız yok :)

BMXTR: Senin yaşına kadar sürücü kalan kimse olmuyor genelde Türkiye’de değil mi? İş evlilik v.s. derken bırakılıyor spor.



K.T.:
İstanbul’lu arkadaşlar yaş ilerleyince araba motor derken bırakıyorlar maalesef. Çok dikkat ederseniz İstanbul’dan en iyi sürücüler çıkmıyor. Bursa, İzmir, Eskişehir.

BMXTR: Senin jenerasyonundan kimler var hala süren?

K.T.:  Gökay var en yakınımda, birlikte sürüyoruz genelde. Çoğu vaktimizi beraber geçiriyoruz.



BMXTR:
Madem herkes 19-20 yaşlarında BMX’i bırakıyor senin yaşında süren pek kalmıyor, demek birşeyler yanlış. Senin yaşın aslında spor için en verimli yaşlar. Bunun değişmesi için ne olmalı sence?

K.T.: İnsanlar BMX’ten fazlasına sahip olduklarında bırakıyorlar BMX’i. Araba, kız arkadaş derken unutuluyor belki. Yeteri kadar sevmiyorlar herhalde. Bir de tabi imkansızlıklar var. Bütçe gerekli, devamlı sürülebilecek alanlar gerekli. Türkiye’de sürebilecek kapalı bir mekanın olmaması çok üzücü.

BMXTR: Belki bu iş resmi sporcu kimliğine sahip olunca farklı olabilir diye düşünüyorum ben. Federasyon lisanslı olup da resmi yarışlara katılabilmek sporcularda daha kalıcı bir istek uyandırabilir belki. Ama söylediğinde de haklısın. Türkiye genelinde daha çok sürme alanı, kapalı skatepark yapılmalı.

K.T.: Skateparklarımız var mesela ama hafta sonları bilinçsiz ailelerden ve çocuklarından dolayı sürülemiyor. Gerekli belediyelerde bununla ilgili önlem almıyorlar.



BMXTR:
Kıbrıs’ta FİBERA BMX’in kapalı skateparkına gittin mi hiç ya da gitmeyi düşünüyor musun?

K.T.: Kıbrıs’a ara ara gidiyorum. En son park yapılmadan önce gitmiştim ama Bora İngiltere’de olduğu için süremedik.

BMXTR: FİBERA bu yaz bir etkinlik yapsa gitmeyi düşünür müydün? Tabi eşin izin vermeyebilir o ayrıJ

K.T.: J Nişanlım Kıbrıs’lı zaten o orada büyüdü. Gitmek isterim tabii. Hatta arada sırada Kıbrıs’a yerleşsek mi diye düşündüğümüz bile olmuştur. Bence güzel bir yer İstanbul’da yaşamayı sevmiyorum zaten.

BMXTR: Peki Kıbrıs’taki oluşum hakkında ne düşünüyorsun?

K.T.: Fikri abiyle İstanbul’a geldiklerinde de baya konuşma fırsatımız oldu. Bence Kıbrıs’ta herşey doğru ve iyi bir şekilde ilerliyor. Kıbrıs’tan çok iyi sporcular çıkacağına eminim. Buradan Avrupa’daki ülkelere gitmeleri de bence daha kolay. Fikri abi de hatırı sayılır bir mekan yaptı. Bugün Türkiye’de idarelerin yapmaktan kaçındığı işe bireysel olarak girişmesi hakikaten takdire şayan.



BMXTR:
Evet ciddi bir de yatırım yaptı. Peki Türkiye’de BMX’i 10 sene öncesine göre kıyaslarsan neler söylersin?

K.T.: Yüksek bir gelişme gösterdi ama bence sporcu anlamında değil, kurumsallaşma anlamında. İnsanlar artık daha kolay ulaşabiliyorlar BMX’e. Heryerde park var.

BMXTR: Neden sporcu anlamında değil?

K.T.: Sporcu gelişmiyor, günlük sürüyorlar. 10 yılda çıkan dikkate değer sporcu kaçtanedir? 1,3,5 o kadar yani.

BMXTR: Peki sporcuların başarılı olmaları için tavsiyen nedir?

K.T.: Düzenli antrenman yapmaları, kendilerine iyi bakmaları ama herşeyden önce hedefleri olması gerekiyor. Hedefi olmayan bir sporcunun yeteneği günlüktür. Ancak günü kurtarır.

BMXTR: Kurumsallaşma bu konularda önemli. Aslında önce kurumsallaşma başarıldığı zaman sporcular yetişmeye başlayacak. Biz bunun eşiğindeyiz şu anda. Mesele federasyonun bu sene bu işin içine dahil olması çok şeyleri değiştirebilir.

K.T.: Federasyonun bu işe el atması gerçekten önemli. Bir sporcu bütün yıl antrenman yapabilmeli, bunun için federasyon desteğiyle spor merkezleri olmalı.

BMXTR: Evet TOHM adı altında sporcuların birarada konaklayabildikleri yemeklerini yiyebildikleri ve kaldıkları yerin hemen yakınında spor yapabildikleri programlar var. BMX’in de buna entegre edilmesi gerekiyor. Buralara seçilen sporcuların maaşlarının da olması söz konusu. Bu sayede umuyoruz ki BMX Türkiye’de yavaş yavaş yükselecek.

K.T. Bu çok önemli. Bu sayede belki 20 yaşından sonra hayat mücadelesi nedeniyle bu sporu bırakmayabilir çocuklar. Benin BMX üzerinden maaşım olsa başka işlerle neden ilgileneyim kendi bildiğim ilgi duyduğum sevdiğim sporu yaparım. Çözüm aslında biraz da burada. Tesisleşme ve profesyonellik.



BMXTR:
Ailede BMX’e merak salan tek kişi sen misin?

K.T.: 2005-2006’lı yıllarda abimle beraber sürüyordum ama o kısa süre sürüp bıraktı. Ailede başka da süren yok. Ben tutkularım için yaşarım:)

BMXTR: Bazen sadece bakmak için bisiklet kuruyorum dedin ya. BMX’le ilgli bu duygularını biraz paylaşır mısın?

K.T.: Normalde insanlara BMX’le ilgili dil dökmem. Çünkü gerçekten anlamıyorlar. Ben BMX’i seviyorum. Parçalarını, genetiğini, oluşumunu, herşeyini. Sürerken ayrı, toplarken ayrı seviorum.

BMXTR: Onların senin tutkunu paylaşmalarını beklemiyorsun yani?

K.T.: Hayır tabii ki. Bu hissedilebilecek bir şey. Yaşamadan bilinmez. O yüzden başka insanların bunu anlamalarını beklememek lazım.

BMXTR: Evet. Benim bu konuda çok anlayışlı bir eşim var mesela. Tutkumu belki paylaşmıyor benimle ama saygı duyuyor. Sanırım zaman içerisinde o da biraz sevdi. O ev ve bahçe dekorasyonunu seviyor ben de BMX’i. Biz de evi BMX’le dekore etmenin bir yolunu bulduk mesela. Önemli olan beraber yaşamanın formülünü bulmak.

K.T.: O zaman gerçekten şanslısın abi. Darısı başıma. Biz şimdiden evde BMX’ler nerede duracak pazarlığını yapmaya başladık bile :) 

BMXTR: Ailen şimdiye kadar destek oldu mu spor konusunda? 

K.T.: Destek olunmadı ama köstek de olunmadı. Yani serbest bir çocuktum ben hep. Tabii ki başarılı olmamı istediler ama ekstra bir destek de oldu ailem diyemem. 

BMXTR: Türkiye BMX Günleri hakkında ne düşünüyorsun?


 


K.T.:
Daha sıklıkla olmalı. Yılda bir kere insanlar güzel gün geçiriyorlar ama daha sık olmalı. Belki bizlerin de birşeyler yapması gerekli. Sadece siz değil başkaları da organizasyonlar jamler yapmalı. Daha küçük buluşmalar, yarışmalar da olabilir bunlar. Mesela bana destek olunsa ben rank olarak güzel jam yapabilirim. Toplu sürmek her zaman gelişim açısından iyidir. En azından ben öyle düşünüyorum.

BMXTR: Elbette bence bu çok güzel bir fikir biz de BMXTR olarak her zaman destekçisiyiz bu tür organizasyonların. Bu sene 9 Haziran’da Türkiye BMX günü BMX Park Ulusal Şampiyonası var. Ayrıca Eylül’de bir uluslararası Freestyle yarışması ve 2 tane de race yarışması olacak. Yani bu sene daha fazla birlikte olacak BMX camiası. 

KT: Çok güzel. Tüm arkadaşlarımız lisanslarını çıkartıp yarışmalara katılacaklarını umuyorum. Bizde oralarda olacağız. :) 

BMXTR: Sürüş tekniğin genellikle street ve rail ağırlıklı olarak biliyorum doğru mu? 

K.T.: Evet ben grind atmayı seviyorum. 4 pegimi de kullanıyorum. 

BMXTR: Peki yapmayı çok istediğin ama üzerine yoğunlaşamadığın hareket veya hareketler var mı? Roll hareketleri mesela? 

K.T. Ben kendi tarzımı yaratmak üzerinde duruyorum genellikle. Bunun dışında 360 whip çıkarmak istiyorum. Normal whip atıyordum bir zamanlar ama antrenman yapmadıkça vücut kaybediyor alışkanlığını. 


BMXTR:
Artık yavaş yavaş röportajımızın sonuna geliyoruz Kerem. BMX’e yeni başlayacak gençler için bir sözün var mı?
 

K.T.: Herşeye heves edilerek başlanır, BMX’e de öyle. Ama BMX benim için hevesten öte bir şey. Gençlere BMX’te başarılı olmaları için hevesten ötesine geçmelerini düzenli antrenmen yapmalarını ve asla tekrar denemekten vazgeçmemelerini tavsiye ediyorum. Benim kendime prensip edindiğim bir sloganım var. “Tek isteğim var o da istediğimi yapmak!” Genç arkadaşlar bu sporu gerçekten yapmak istiyorlarsa o zaman ne istediklerini iyi bilmeliler ve kararlı olmalılar.

 


BMXTR:
Kerem, BMXTR olarak bizimle yaptığın bu keyifli röportaj için çok teşekkür ederiz. Gerçekten hem Türkiye’de BMX’in bir analizini yapmış olduk hem de senin eski ile yeni dönem BMX arasında bir köprü oluşturduğunu öğrenmiş olduk. Ayrıca nikahtan önce şimdiden mutluluklar dileriz, Allah tamamına erdirsin diyoruz. Bize ayırdığın zaman için teşekkürler.
 

K.T.: Ben teşekkür ederim. Türkiye’de BMX için yaptıklarınızı yapmaya devam edin lütfen. Sevgiler.