1976  Ankara  doğumluyum. BMX  ile freestyle yapan birileriyle tanışmam, Ataköy 5.kısımda oturan teyzemde kaldığım dönemlerde olmuştur. Ediz Tenşi  karşı blokta oturuyordu, öyle ya da böyle her yeri parlayan krom kaplama bisikletini görüyordum. Görmemek  imkansızdı, diğer BMX sürücülerini de evin önünden geçerlerken balkondan görüyordum. Gerçekten havalıydılar. O zaman onbir yaşımdaydım. Elimde kaykayımla Ataköy 2. kısımdaki tenis sahasına onları izlemeye giderdim. Sahadaki BMX tayfası yaşça benden büyüklerdi. BMX’lerini satıp satmayacaklarını sorduğumda bana göre akla ziyan paralar söylüyorlardı. Ancak ileride iyi bisikletin her zaman çok para ettiğini öğrenecektim. İşin açıkçası bisiklet edinmekte sıkıntı çekmedim, babam bisikleti severdi ve bana alırdı da.

Ama ilk iki tekerlekli bisikletimi Müge Ablam  7 yaşımdayken almıştı. O dönem herkesin olduğu gibi kırmızı bir Pinokyoydu. Sonra  tamamen aluminyum alaşım bir NSU şehir bisikleti sonra Bisan yol bisikleti ve aynı dönemde de iki tane BMX aldım. Sonraları dağ bisikletleri aldım. Aynı anda 3 tane bisikletim oluyordu bazen. Ancak  Ataköy 2. kısımdaki çocukların BMX’lerinden bulmak öyle  imkansızdı ki, o hevesle  aldıgım iki BMX onların bisikletlerinin yanından  bile geçmiyordu. Biri  siyah kontra pedal Daiwa BMX, diğeri de markasını bile hatırlamadıgım Taiwan malı basacakları olan bi BMX’di ki arkadaşım duvara çarparak ikiye katladığı için pek kullanamamıştım zaten.  Böylece bir süreliğine BMX sayfası benim için kapanmıştı. Taa ki lise üçe gelene kadar.

O dönem çıkan MTB rüzgarına ben de kapılmıştım. Sarda, Bianchi ve Castello’nun çıkardıgı MTB’lerden aldım, biraz  trick yapabiliyordum (bunnyhop ,wheelie, rockwalk, back wheel hops  ,front wheel hops) ama hemen dağılıyorlardı maalesef. Daha hafif daha sağlam bir MTB toplamak için Sirkeci’deki o zamanki Doğu Bisiklet, şimdiki  Pedal Bisiklet’te soluğu aldım. Bülent Birson elindeki kadroları bana gösterirken içerde bir kişi daha vardı; Boran Uludoğan. Bana freestyle BMX isteyip istemediğimi sordu. Ben de "tabii ki" dedim. Yeni bir MTB toplamaktan o an vazgeçmiştim, kesinlikle BMX alacaktım.

Ertesi günü Göztepe istasyonunda buluştuk. Celal Eskicioğlu ve Boran Uludoğan beraber gelmişlerdi.O gün getirdikleri BMX’i alamadım. Alamadıgım gibi, o yaz Süleyman Demirel Üniversitesi’ni kazanarak  Isparta’ya gittim, ancak Boran’la görüşmeye devam ettik. 1994, 5 nisan krizinde birileri batmıştı Türkiye’de,  ancak ben çıkmıştım; elimdeki 300 markı 11 binden almış, 28 binden bozdurup tekrar 19 binden alıp 24 binlerden satarak, biraz da üstüne koyarak bir ay gibi bir sürede GT Pro Freestyle’ın parasını  toparlamıştım. Boran’dan,  GT Pro Freestyle  kadro, çatal, Sugino Maxy Cross 3 parça alloy krank, 4 parça GT gidon ve GT boğaz almak için 1000 dolar verdiğimi hatırlıyorum. Gerçekten güzel, hafif bir freestyle BMX sahibi olmuştum. Hatta Boran GT Tuff jantları kullanmam için vermişti ve inanılmaz esniyorlardı.

Burak Hun Baydar-Boran Uludoğan

1996 senesınde 1988 haro master aldım. Kısa, çok hafif, rahat bir bisikletti. 2000 yılında da Haro Master Ultra almıştım. O da tam  tersi çok uzun çok ağırdı. Bu yazıyı yazmamı isteyen BMX TR kurucularından Akman Atılgan’la da BMX sayesinde 1995 yılında Kocaeli Üniversitesi’nde okurken tanıştım. Çok keyifli zamanlarımız oldu gerçekden. 2001 yılına kadar da  Bülent Öztürk’le sponsorlu bir çok gösteriye çıktım, Türkiye'nin farklı illerini bu sayede görme fırsatım oldu.

2001 yılında ciddi sayılabilecek bir motorsiklet kazası geçirdim. 2001-2008 yılları arasında BMX  sürmedim, zaten o yıllardaki BMX’ler rahat sürülecek ağırlıktan çıkmışlardı bence. Günümüzdeki BMX’ler, 1995 -2002 yılları arasında üretilen BMX’lerin neredeyse yarısı ağırlığındalar.

Yıl 2008 , o yılki ekonomik  krizde  Ertan Üçkumru’yla  aynı zamanlarda işsiz kalmıştık. Onun emektar GT’si balkonunda duruyordu, benim ise BMX’im yoktu. "Bu işsizlikte en iyisi BMX alıp sürelim" dedik,  sağı solu bir araştırdık Ertan’la. Kadıköy Bisiklet Evi’nden, dostumuz  Hakkı  Özen’den bir Miracco Five Star aldık. Aldık diyorum, çünkü paranın bir  kısmını Ertan vermişti. Benim cebimde 500 lira gibi bir para vardı. Üstünü Ertan kredi kartından 200 lira çekerek tamamladı ve yaşasın tekrar BMX üzerindeydim! Yeni bir BMX sayfası açılmıştı benim için.

2009 yılında yolum Adana’ya düştü, kayıt yaptırdığım ancak hiç okumadığım ziraat mühendisliğini bitirmek  için Adana’ya gittim. Ne tesadüftür ki yerleştiğim evin sokağının sonunda genç dostum Yusuf  Deliorman oturuyordu. Neredeyse her gün BMX sürmeye çıkıyorduk. Okulun bitimine kadar da sürebildiğimiz kadar sürdük. Sabah, akşam, gece yarısı demeden... Adana’da kuvvetli bağlarım olan  genç dostlarım oldu BMX sayesinde. Hatta Çukurova Üniversitesi  2013 bahar festivalinde, Yusuf ,Emir ,Nuri,Feyyaz hep beraber güzel bir gösteriye imza attık. Çekimleri yapıp editleyen Berkin Öztürkcan’ı da unutmayalım.

Adana’daki dostlarımın çoğu Türkiye’nin  sayılı iyi BMX sürücülerindendiler, eğlenceli güzel zamanlar geçirdik, gösterilere çıktık, dertlerimizi paylaştık. Geceleri Turgut Özal Bulvarı’nda Çilek Mobilya’nın önünde çok fazla kola içtik Adana sıcağında. Yusuf Deliorman, Emir Çelikbağ, Nuri Sims,Murat Özdemir, Feyyaz Birsözü, Hüseyin Tok, Ahmet Buyuran, İdris Tutuş, Emre Keskin, Ahmet Menemencioğlu, Fatih Karakaya, Mazlum, Mustafa,Volkan, Süleyman, Bahadır ve daha sayamadığım tüm Adana’lı BMX dostlarıma beraber sürebildiğimiz için teşekkür ediyorum.

2014’de okulum  bitti, Tarım Sigortaları A.Ş.’de eksper olarak çalışıyorum. Beş tane bisikletimden  üçü BMX. Çok severek, özenle topladığım BMX’lerimi fırsat buldukça sürüyorum. Bu harika BMX’leri toplamamda yardımcı olan Darkside BMX’e, yani Ertan Üçkumru ve Ergin Arabacıoğlu’ya da çok teşekkürler. Tüm BMX süren ve BMX için birşeyler yapan dostlarla bir gün beraber sürmek dileğiyle  selamlar, saygılar.